70 Yıllık Bir Miras: Sepetçiliğin Yaşayan Örneği

Karadeniz Bölgesi'nin yemyeşil bir köyünde, yaşını gizlediğimiz bir sanatkar, dede yadigarı sepetçilik mesleğini yaşatıyor. Giresun iline bağlı bir beldede yaşayan bu zanaatkar, 15 yaşından beri fındık dallarıyla sepet örüyor. Babasından öğrendiği bu geleneksel sanatı, modern dünyanın telaşına rağmen canla başla sürdürüyor. Yılların verdiği deneyim, her sepetine yansıyor; ince işçilik, zarafet ve dayanıklılık bir arada. Zamanın izlerini taşıyan elleri, hala aynı ustalıkla ilmek ilmek sepetleri örüyor. Bu, sadece bir iş değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi, bir mirasın devamı.

Zaman ve Sabır İster: Sepet Örme Sanatı

Eski bir evin odasında, bahçeden topladığı fındık dallarıyla çalışan sanatkarımız, sepet örmenin zahmetli bir süreç olduğunu anlatıyor. Her bir sepet, günlerce süren özenli bir çalışma sonucu ortaya çıkıyor. Önce dalların hazırlanması, sonra incecik dalların özenle seçilmesi ve düzgün bir şekilde örülmesi gerekiyor. Sabır ve deneyim gerektiren bu süreç, sanatkarımızın yıllarca süren pratik yapmasının bir sonucudur. Bir sepetin tamamlanması 1,5 günü bulabiliyor. Bu iş sadece ellerin değil, kalbin de emeğiyle ortaya çıkan eşsiz eserler.

Bir Yaşam Kaynağı: Talep Gören Geleneksel Ürünler

Espiye yöresinde tarım ve hayvancılığın yaygın olması, sepetlere olan talebin hala devam etmesini sağlıyor. Beş çocuk babası olan sanatkar, siparişleri karşılamak için çalışmaya devam ediyor. Bazen hediyelik amaçlı talepler de alıyor. Bu geleneksel ürünler, modern dünyada da yerini koruyor. Sanatkarımız için sepetçilik sadece bir iş değil, aynı zamanda bir yaşam kaynağı ve onu mutlu eden bir uğraş. Ömrü ve sağlığı yettiği sürece bu geleneği yaşatmaya devam etmek istiyor. Çalışmalarına olan ilgi ve sevgi, onu motive ediyor. Ürettiği her sepet, yöredeki kültürel mirası geleceğe taşıyan bir parça.

Kaybolmaya Yüz Tutmuş Bir Sanat

Sanatkar, bölgede sepetçiliğin son temsilcilerinden biri olduğunu belirtiyor. Eskiden birçok kişi bu işi yaparken, şimdi gençler bu mesleğe ilgi göstermiyor. Geçmişte Giresun’un farklı bölgelerine de sepet satıyordu. Ancak günümüzde, bu geleneksel sanatın kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu görüyor. Bu yüzden, kendisi bu değerli mirası yaşatmaya ve gelecek nesillere aktarmaya kararlı.